Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası | Eskişehir Boşanma Avukatı, Gürler Kocak, Eskişehir Avukat Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.Mirasbırakanın…

Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası | Eskişehir Boşanma Avukatı, Gürler Kocak, Eskişehir Avukat Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.Mirasbırakanın…

Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası | Eskişehir Boşanma Avukatı, Gürler Kocak, Eskişehir Avukat Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.Mirasbırakanın…

Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası | Eskişehir Boşanma Avukatı, Gürler Kocak, Eskişehir Avukat Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.Mirasbırakanın… Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası | Eskişehir Boşanma Avukatı, Gürler Kocak, Eskişehir Avukat Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.Mirasbırakanın…
Koçak Hukuk

Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası

29.12.2023
Koçak Hukuk | Mirastan İvazlı Feragat Halinde Tenkis Davası

Mirastan ivazlı yahut ivazsız olarak feragat edilebilir. Mirastan feragate karşılık yapılan kazandırma saklı payı ihlal niteliğinde ise tenkis talep edilebilir.


Mirasbırakanın sağlığında mallarını vermesi durumunda ;


Madde 572- Mirasbırakan, sağlığında bütün malvarlığını miras sözleşmesiyle atadığı mirasçıya devretmişse, bu mirasçı resmî defter düzenlenmesini isteyebilir. Mirasbırakan, malvarlığının tamamını devretmemişse veya tamamını devrettikten sonra yeni mallar edinmişse; miras sözleşmesi, aksine bir kural içermedikçe, yalnız sağlıkta devredilmiş olan malları kapsar. Mirasbırakanın sağlığında malvarlığını devretmesi hâlinde, miras sözleşmesinde başka türlü bir kural yoksa, miras sözleşmesinden doğan hak ve borçlar atanmış mirasçının mirasçılarına geçer.


Mirastan feragat durumunda I. Tenkis


Madde 573- Mirasbırakan, mirastan feragat eden mirasçıya, sağlığında terekenin tasarruf edilebilir kısmını aşan edimlerde bulunmuşsa; diğer mirasçılar bunun tenkisini isteyebilirler. Bu durumda, mirastan feragat edenin sadece saklı payını aşan miktar tenkise tâbi olur.  Edimlerin değerlerinin mahsubu, mirasta denkleştirme kurallarına göre yapılır.


II. Geri verme


1. Hukuk Dairesi         2015/10637 E.  ,  2018/11637 K.


"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİNİN İPTALİ, TENKİS


Taraflar arasında görülen ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali, mümkün olmazsa tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'nin raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;


-KARAR-


Dava, muvazaa nedeniyle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptali, mümkün olmazsa tenkis isteğine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan babaları ...’nun, ... ada ..., ... ada ..., ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını ölünceye kadar bakma sözleşmesi ile davalıya devrettiğini, amacın mirasçılardan mal kaçırma olduğunu, davalının da bakım borcunu yerine getirmediğini ileri sürerek, ölünceye kadar bakma sözleşmesinin iptalini, mümkün olmazsa tenkisini istemişlerdir. Davalı, bakım borcunu yerine getirdiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, muvazaa iddiasının sabit olduğu gerekçesiyle ölünceye kadar bakma sözleşmesinin geçersizliğine, tapu kayıtlarının iptali ile miras payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiştir.


Mirasbırakan ...'nun, çekişme konusu ... ada ..., ... ada ..., ... ada ... ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazlarını 29.06.2012 tarihinde ölünceye kadar bakma akdi ile oğlu ...’dan torunu davalı ...’ye temlik ettiği, 1926 doğumlu mirasbırakanın 02.02.2013 tarihinde öldüğü geriye mirasçıları olarak davacılar ile dava dışı oğlu ...’ın kaldığı kayden sabittir. Hemen belirtilmelidir ki, her ne kadar davacılar dava dilekçesinde davalının bakım borcunu yerine getirmediğini ileri sürmüşlerse de bu hak bakım alacaklısına ait olup mirasçılar tarafından ileri sürülen bakım borcunun yerine getirilmediği iddiasının dinlenebilme olanağı yoktur.


Öte yandan, kural olarak bu tür sözleşmenin muvazaa ile illetli olduğu her zaman ileri sürülebilirse de davacılar tarafından temlikin muvazaalı olarak mal kaçırma kastı ile yapıldığı iddiası kanıtlanmış değildir. Somut olayda, mirasbırakanın geride paylı ve elbirliği halinde maliki olduğu 75 parça daha taşınmazı bulunmaktadır.


Diğer taraftan, ölünceye kadar bakma sözleşmesi ivazlı akitlerden olup, tenkise tabii değildir. Hal böyle olunca, davanın tümden reddi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek ve davada tapu iptali ve tescil isteği olmadığı halde 6100 sayılı HMK'nın 26. maddesi gözardı edilerek yazılı şekilde şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Davalının yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) ...6 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 28.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


1. Hukuk Dairesi         2013/7267 E.  ,  2013/11202 K.


"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

TARİHİ : 31/12/2012

NUMARASI : 2009/172-2012/582


Yanlar arasında görülen tapu iptali ve tescil, tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili ve davalı C..tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, muris muvazaası hukuksal nedenlerine dayalı tapu ve iptal tescil ya da tenkis isteklerine ilişkindir.


Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 7 parsel sayılı taşınmazda 15/240 payın intifa hakkını 12.5.1993 tarihinde muris ve davalı M. tarafından üçüncü kişiden satın alındığı, çıplak mülkiyetini ise davalı C..'in satın aldığı, C..adına velayeten muris ve davalı M..'nin işlem yaptığı, çekişme konusu diğer taşınmaz olan 1386 parseldeki 16 nolu bağımsız bölümün 20.10.1998 tarihinde muris ve davalı M..'nin üçüncü kişiden 1/2 şer pay olarak satın aldıkları, aynı bağımsız bölümün 30.11.2001 tarihinde muris ve M.tarafından intifa haklarını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetini davalı C.'e satış suretiyle temlik ettikleri, davacıların murisin ilk eşinden çocukları, davalıların ise ikinci eş ve müşterek çocuğu olduğu kayden sabittir.


Davacılar, miras bırakanın bedelini ödeyerek davalılara çekişmeli taşınmazları satın aldığını, yapmış olduğu temliklerinde mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmışlardır.


Daha önce davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın temyizi üzerine Dairece, 1386 parsel sayılı taşınmazdaki 16 nolu bağımsız bölümün 1/2 payının muris tarafından davalı C..'e temliki nedeniyle tapu iptal ve tescile ilişkin kararın onandığı, ancak gizli bağışa konu taşınmazlara ilişkin tenkis isteği yönünden araştırma ve inceleme yapılması gereğine değinilerek bozulmuştur.


Mahkemece, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan araştırma ve inceleme sonucunda, çekişme konusu 7 parselin tamamı ile 1386 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan 16 nolu bağımsız bölümün geri kalan 1/2 payının davalılar adına olan intifa ve çıplak mülkiyetin üçüncü kişiden alındığı, akit tarihinde davalı C..'in 11 yaşında olduğu anlaşıldığına göre, bedelin mirasbırakan tarafından ödendiği benimsenmek suretiyle tenkis isteğinin kabulüne karar verilmesinde kural olarak bir isabetsizlik yoktur.


Bu durumda, davalılara yapılan kazandırma taşınmaz değil, bu taşınmazın alımında ödenen bedeldir.(HGK’nun 30.11.2005 günlü ve 2005/2-581 esas, 2005/672 karar sayılı kararı) Somut olaya gelince; mahkemece çekişmeli taşınmazların mirasın açıldığı tarihteki değeri belirlenmek suretiyle yapılan tenkis hesabına göre hüküm kurulmuştur.


O halde; miras bırakanın, taşınmazların alımında ödediği bedelin (verdiği paranın), mirasın açıldığı tarihteki (ölüm tarihindeki) ulaştığı değerin, paranın satın alma gücündeki değişimlerin usulünce belirli kriterler dikkate alınmak suretiyle hesaplanması, gerektiğinde bu konuda uzman bilirkişi veya bilirkişiler kurulundan taraf, yargıç ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınması, bu yolla belirlenen değerin tenkise hükmedilmesi; ayrıca, 1386 parseldeki 16 nolu bağımsız bölüme ilişkin iptal ve tescile karar verilen 1/2 pay yönündende davacıların saklı paylarının hesabında mahsup edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, kabule görede davacı tarafın faiz talebi olduğu halde bu yönde bir karar verilmemiş olmasıda isabetli değildir.


Tarafların temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alının peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.